2 Ocak 2014 Perşembe

ZENGİNİN PARASI, SADECE ZÜĞÜRDÜN ÇENESİNİ YORMAZ!


Siyaset denilince, kafasında siyasetle ilgili uzaktan takip edilen, kirli bulunan, temiz ve dürüst insanların pek de bulaşmadığı bir şema olan bir kuşağın mensubuyum. Sonraki kuşaklarda da algı çok değişmedi, sadece kuşaklara verilen isimler değişti (X kuşağı, Y kuşağı, vb.) Bu nedenle, 17 Aralık'taki operasyonun siyasi boyutundan çok medyatik tarafı, insanlar için iyi bir malzeme oldu kanısındayım. "Hangi bakan ve oğlu, kaç ayakkabı kutusu kullandı?"sorunsalından çok "Ne olacak Ebru Gündeş'in hali?" daha çok meşgul etti gündemi.

Gündeş'in yaşayan babasının sahte mezarı başında el açıp gözyaşları döktüğünü unutup kendisini dürüstlük abidesi sananlar, daha da bir şaşırdı. Milletçe çabuk unutmaya meyilli olduğumuzdan, bu mert kadıncağız (!) ekranda kendisi, eşi ve çocuğu için ağlarken içleri buruluverdi. Adam, daha otuzuna merdiven dayamadan yabancı bir ülkede habire mal varlığı edinirken, bir yalı yetmemiş gibi iki yalı alıp tüp geçitle alttan birleştirirken karısı da "Kocam, bana Mars'ı da alacak." diye dalga geçmekteydi. Ne bilsin, ailece MARS olacaklarını! Yılbaşı gecesini de karakolda geçirip, programında eğlenemeyeceğini!

Bu operasyonun öncesinde, adamın mal varlığı bayağı bir çene yormuştu ama sonrasında yaşananlarla sadece züğürtlerin çenesinin yorulmayacağı ortaya çıktı. Hapishanede gün sayacak bir adam, onu dışarıda beklerse bir eş ve anne- babasını seçme şansı olsa belki bu ailenin semtine bile uğramayacak bir kız çocuğu; bu saatten sonra züğürdün çenesinden daha fazla yorulacak! Olan da, her zaman olduğu gibi yanlış anne-babanın çocuğuna olacak:(



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder