6 Haziran 2015 Cumartesi

EV KUŞU VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Bugün televizyonda gezinirken, oyuncu Ayşenur Şamlıoğlu'nun evine konuk olunan Ev Kuşu programına rastladım. Sunucu Evrim Akın, önce Gazeteciluk, sonra da Mimarlık bölümlerini yarım bırakıp konservatuar mezunu olan evsahibibin bu durumuna vurgu yaptı. Şamlıoğlu da, yurtdışında insanların 2 yıl Sosyoloji, 2 yıl Psikoloji falan okuduklarını, bunun zenginlik olduğunu belirtti. Bizde, diplomanın havalı bulunduğunu da ekleyerek.

Aramızda gerçekten bir yaklaşım farkı olduğu muhakkak Batı toplumuyla. Eğitimli olmak, herhangi bir konuda derinlemesine bilgi sahibi olmaktan çok, daha iyi maddi imkanlara sahip olabilmek, daha nitelikli işler bulabilmek, sırtımızı sağlama almak demek bizde. Ya tuzunuz çok kuru olmalı ya da ne istediğinizi çok iyi bilip işsiz kalmayı da göze alıp canınızın çektiği eğitimi almalısınız. Ülkece ekonomik koşullarımız böyle olasılıklar sunuyor bize döngünün dışına çıkmadıkça.

Üniversite sınavlarının yaklaştığı bu günlerde, yine milyon kişi sınava girecek, yine o kadar ebeveyn sırf işsiz kalmasın diye onları belki sevmeden okuyacakları bölümlere yönlendirecek. Dershane ve okullardaki öğretmenler de, aynı duyarlılıkta (!) seçimlere yöneltecek. Umarım bir gün öyle bir ülke oluruz ki, kaygılarımız arzularımıza baskın çıkmaz.




2 yorum:

  1. Eşimin baba tarafının ailesinden kimse üniversite mezunu değil. Yüksek okulda mesela mekanik, elektrik gibi bölümler okumuşlar. Biri İsviçre'de jet uçaklarının motorları konusunda çalışıyor, bir diğeri tam ne yapıyor onu bile anlayamadım henüz ama maddi açıdan bakılınca üniversite, yüksek lisans mezunu eşimden ve doktora öğrencisi olan benden yaklaşık 2,5 kat fazla maaşla çalışıyorlar. Bize okul nedeniyle saygı duysalar da, aslında sadece "öğrenme merakımıza" saygı duyuyor, bu işten gelecek üvnan ya da paraya bağlı düşünmüyorlar. yani okuyan yine kıymetli ama hayat standardı açısından birşey değişmiyor genelde.. Sanat için sanat gibi, eğitim için eğitim...

    YanıtlaSil
  2. Bizde de çıraklık eğitim mezunları oralarda olduğu gibi kabul edilse, ara eleman olmak da nitelikli eleman olmak anlamına gelse değişiriz belki. Hala okumak istemeyen çocukları okula kakalamak derdimiz. Bu da kalabalıkları artırıp gerçekten eğitilmek isteyenlerin önünü kapatıyor.

    YanıtlaSil